İzleyenlerini moda panayırından selamlayan Chanel, atlı karınca dekorundaki podyumunda ikonik parçalara yer vermeyi unutmadı.
Modeller 8 tonluk devasa aslan heykelinin altında yürüken Chanel’in dünya çapındaki başarısı kükrüyordu.
Bir kadının markası, bir kadın markasıydı. Lagerfeld ideolojisiyle farkını bir kez daha kanıtladı. Feminizm protesto yürüyüşü şeklinde düzenlenen defile, büyük bir yankı uyandırdı.
Podyumun tam ortasına bir roket koymak kimin aklına gelir ki? Her zaman marjinal ve eşi benzeri olmayanı denemekten korkmayan Lagerfeld vizyonunu bir kez daha kanıtlamıştı.
Paris’in simgesi olan Eyfel Kulesi’ni podyumun ortasına konduran deha Lagerfeld, defiledeki parçaların ilhamını da nereden aldığını gözler önüne sermişti.
Fransız bistro şeklinde düzenlenen podyum, Chanel’in dünyada yalnızca tasarımlarıyla değil aynı zamanda şovlarıyla da bir dev olduğnunu yeniden kanıtladı. Defilede Kendall Jenner ve Cara Delevinge de yer almıştı.
Podyumdaki dünya figürünün üstüne 330 Chanel mağazası işaretlenmişti. Chanel, sınır tanımayan ve Lagerfeld sayesinde günden güne ününe ün katan bir marka oldu.
Grand Palais (Büyük Saray) binasında gerçekleşen defilede 148 metre uzunluğuundaki gemi şovun havasını tamamen başka bir boyuta geçirmişti.
Yine Paris’te Grand Palais binasında gerçekleştirilen defile bir kez daha Lagerfeld’in sınır tanımaz dehasının kanıtıydı. Sahil şeridi olarak düzenlenen podyum dünyada bir ilkti.
Chanel Süper Market’ine hoş geldiniz. Burada kendinizi kaybedeceksiniz!