Her ne kadar yeni yıla girdiğimiz dönemi yeni başlangıçlarla bağdaştırmış olsak da aslında, taze bir başlangıç için bu kadar beklemeye gerek yok! 23 Eylül’de güz ekinoksu ile resmi olarak başlayan sonbahar, sadece yeni okul sezonuna başlamak için değil, kişisel gelişimimiz adına adımlar atmak için de oldukça uygun bir zaman.
MMFT’den San Diego’lu Psikoloji Doktoru Lauren Cook, “Bu seneyi kapatmaya hazırlanmadan önce bir zaman aralığı var ve bu süre yılın nasıl geçtiğini, büyüme alanlarımızın nerelerde olduğunu düşünmemize fırsat tanıyor.” şeklinde açıklıyor. “Şu an önemli olan zamanı tasarlayarak kullanmak ve ocak ayına kadar her açıdan kendi kişisel bakımımız için planlarımızı ertelememek. Bu dönem hala oldukça önemli bir zaman.”.
Sonbahar bitmeden uygulayabileceğiniz, uzmanlar tarafından önerilen kişisel bakım tüyolarını sizin için derledik.
Başkalarıyla İletişime Geçmek ve Onlara Yardım Etmek için Zaman Ayırın
“Kişisel bakım” dendiğinde muhtemelen aklınıza pediküre gitmek, günlük koşuşturmacanın arasına hızlı bir yoga dersi sıkıştırmak veya en sevdiğiniz şarapla küvette uzanmak gibi aktiviteler gelmiştir. Başka bir deyişle, kafanızda tek başınıza geçirdiğiniz anlar canlanmış olabilir. Ancak uzmanların çoğuna göre, başka insanlarla vakit geçirmeye özen göstermek sağlıklı bir hayat tercihidir.
Headspace Klinik Baş Sorumlusu Doktor Dana Udall, hayatınızdaki insanlarla nasıl iletişim kurabileceğinizi ve gerektiğinde onlara nasıl yardım edebileceğinizi düşünmenizi öneriyor. “Sonuçta, çevrenizdeki insanlar da sizin gibi bu nahoş ortamda sıkışmış durumdalar ve başkalarına karşı nazik olmak, sizin ruh halinizi de iyileştirebilecek bir davranış.”.
Journal of Experimental Social Psychology’de yayınlanan bir araştırma, başkalarına karşı nazik olmanın ve onlara yardım etmenin kişinin mutluluğunu artırdığı sonucuna varmıştır.
“Hayatınızdaki insanlarla iletişim halinde olun. Kendi hayatlarıyla baş edip edemediklerini, sorunlarının üstünden gelip gelemediklerini görün.” diyerek ekliyor Udall.
Sağlıklı Bir Uykuya Öncelik Verin
Havanın geç aydınlanmasını veya fazla kafein tüketimini suçlasanız da soğuk geçen aylarda uyku sağlığımızın tehlikeye girmesinin birçok sebebi var.
Bunu koruyabilmenin en iyi yolununsa düzenli uyku olduğunu söylüyor Udall. “Bu, düzenli bir uyanma saatine sahip olmak, okumak veya yazmak gibi sakinleştirici aktiviteleri içeren iyi bir uyku öncesi rutini oluşturmak ve yatağa yakın cep telefonlarından yayılan mavi ışıktan kaçınmak anlamına geliyor.” diye belirtiyor.
Sağlığınızı Destekleyecek Şekilde Beslenin
Diyetisyen Diana Savani, iyi uyumanıza yardımcı olacak besin değeri zengin gıdaları tüketebileceğinizi söylüyor.
Ispanak, kabuklu kuruyemişler, soya fasulyesi ve süt gibi besinler vücuda triptofan desteği sağlar. Bu da vücuttaki uyku hormonu olarak bildiğimiz melatoninin seviyesini artırır. Potasyum ve magnezyum açısından zengin besinler ise vücudunuzun yeterince su almasına yardımcı olarak daha iyi bir uyku çekmenizi sağlar.
Aynı zamanda, melatonin içeren yulaf, üzün, kiraz ve domates gibi gıdaları da tüketebilirsiniz. Eğer bu yiyecekleri beslenme rutininize eklemenin yaratıcı bir yolunu arıyorsanız Savani, kahvaltıda muz ve tarçınla süslenmiş bir kase yulaf ezmesi yemeyi; hindistancevizi suyu, dondurulmuş kiraz, ıspanak ve vanilyalı proteinli yoğurt ile yapılmış bir smoothie içmeyi veya domates, peynir ve kuruyemişlerden oluşan bir salata hazırlamanızı öneriyor.
Egzersiz Rutininizi Değiştirin
Dürüst olmak gerekirse, mevsim ne olursa olsun günlük rutininiz yoğun ve stresli olabilir. Bu keyifsiz anlarınızı kabul edip dönüştürmek için Udall, günlük programınızda ufak tefek değişikliklere gitmenizi öneriyor.
“Özellikle bulunduğunuz ortam modunuzu yükseltmenize imkân sağlamıyorsa, monotonluk içerisinde sıkışıp kalmış gibi hissedebilirsiniz.” diyerek açıklıyor. “Rutininiz sizi yıpratıyor ve huysuzlaştırıyorsa, bazı değişiklikler yapın. Örneğin, spor salonuna akşam gitmek yerine sabah erken gitmeyi deneyin.”.
Ayrıca, yoğun çalışan anneler için günlük ve gerçek zamanlı workout programları sunan Modern Mamas Club uygulamasının kurucu ve CEO’su Whitney Casares, yaz mevsiminde yapılan egzersizleri soğuk kış aylarına da uyarlayabileceğinize dikkat çekiyor.
Dr. Casares, “Sıcak havalarda yaptığınız bisiklete binme aktivitesini, soğuk havalarda da kapalı ortamda pedal çevirme egzersizine dönüştürebilirsiniz.” diyor. “Açık havada yaptığınız yoga pratiğini, evinizde ya da kapalı bir stüdyoda gerçekleştirebilirsiniz.”.
Yemek Pişirerek Hayatınızı Kolaylaştırın
Sonbahar aylarında enerjimizin düştüğünü hissedebileceğimizden, özellikle akşamları yemek pişirmek günün yorgunluğunun ardından zor gelebilir. Yine de kendinize teşekkür etmek ve bir çeşit kişisel zaman geçirme alternatifi yaratmak için pazar günü yemek pişirmeyi deneyebilirsiniz.
Savani, “Pazar günleri birkaç dakikanızı taze meyve ve sebzeleri yıkayıp doğramaya ayırın, böylece tüm hafta boyunca kolaylıkla bu hazırladığınız meyve ve sebzeleri kullanabilirsiniz.” diyor. “Enerji ihtiyacınızı karşılayabilmek içinse karbonhidrat ve protein içeren atıştırmalıkları da önceden hazırlayabilirsiniz.”.
Fullscript’ten Dr. Jeff Gladd, bir pazar günü hazırladığınız yemeği iki ya da üç porsiyon daha fazla hazırlamanın akıllıca olacağına, böylece pişirdiğiniz yemeği hafta boyu değerlendirerek tekrar tekrar yemek pişirmek veya bulaşık yıkamak zorunda kalmayacağınıza dikkat çekiyor.
Aynı zamanda, minimum efor gerektiren, yemeği yavaş yavaş pişiren elektrikli veya düdüklü bir tencere kullanmanızı öneriyor. “Bu yöntemle pişirmek yalnızca pratik ve sağlıklı öğünler hazırlamak için değil, aynı zamanda mevsiminde yetişen ürünlerden yararlanmak için de harika bir yol.” diyor. “Kabak ve kök sebzelerin kullanıldığı çorbalar ve yemekler tüketmek, günün sonunda sağlıklı bir şekilde metabolizmanızı ısıtmak için muhteşem bir yoldur.”.
Böylelikle, sadece koltuğa uzanıp Love Is Blind’ın yeni sezonunu izlemek istediğiniz gecelerde bile kendinizi sağlıklı yiyeceklerle besleyip, sonraki hafta için çok daha hazır hissedeceksiniz.”.
Bir Meditasyon Uygulaması Kullanın
Günler kısalmaya ve hava daha erken kararmaya başladığında kafanıza takılıp kalan üzücü, endişe verici, olumsuz düşünceler sizi yıpratabilir. Bir meditasyon aplikasyonu indirmenin veya düzenli bir mindfulness eğitimi almanın böyle zamanlarda oldukça faydalı olacağını söylemek mümkün. Araştırmalara göre, kısa bile olsa günlük olarak meditasyon yapmak sadece ruh halinize iyi gelmekle kalmayıp dikkatinizi, hafızanızı ve duygusal dünyanızı düzenlemenize de yardımcı oluyor.
“Biraz meditasyon yapmak, zihninizi temizleyip yeni bir başlangıç yapmanızı sağlayarak ruh halinizde harikalar yaratabilir.” diyor Udall. “Endişelerinizi yatıştırabilir, davranışlarınızda olumlu değişiklikler yaratabilir, bu mevsimi daha rahat geçirebilmeniz için ihtiyacınız olan motivasyonu sağlayabilir.”.
Yazı: Öykü Gönül