Sanat, lüks değil bir ihtiyaç: Nelle Boeckx ile yaratıcılığın izinde

Karadağ’daki Royal Blue Resort & Residences’ın Sanat Yönetmeni NELLE BOECKX ile bir araya gelerek, resim çalışmaları ve diğer projeleri hakkında sohbet ettik.

Sanatın bir lüks olmadığına, aksine dünyayı anlamlandırmamıza yardımcı olan bir araç olduğuna inanan Nelle Boeckx, tüm projelerinin ilham noktası olarak insanın derin duygularını ve zengin deneyimlerini merkeze alıyor.

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Sanatla yolculuğunuz nasıl başladı?

Sanat her zaman hayatımın bir parçası oldu; kendimi bildim bileli resim yapıyorum. Londra’da iç dekorasyon üzerine yaptığım çalışmalar; tasarım, estetik ve sanatın mekânları nasıl dönüştürebileceğine dair anlayışımı daha da derinleştirdi. Yıllar geçtikçe, reçinenin şık ve parlak yüzeylerinden akışkan sanatın dinamik ve öngörülemeyen doğasına kadar her şeyi keşfederek çok çeşitli tekniklerle deneyler yaptım. Her araç farklı bir süreci, kendimi ifade etmenin yeni bir yolunu sunuyordu. Bu keşif yolculuğu sayesinde sonunda tarzımı, iletmek istediğim duyguları ve vizyonu yakalayan tekniklerin bir karışımını buldum.

Resimlerinizdeki canlı renkler dikkat çekiyor, mekâna hayat veriyorlar. İlham kaynaklarınız neler? 

Parlak, cesur tonlarla dolu sanatım, duygularımın doğrudan ifadesi. Her parça duygu ve deneyimlerden ilham alıyor; her biri iç dünyamın kişisel, samimi bir yansıması. Öte yandan tüm resimlerimdeki göz çizimi, Türk gözünden ilham alıyor. 5 yıl İstanbul’da yaşadım, çocuklarım yarı Türk ve orası kalbimde derin bağları olan bir ülke. Göz, Türk kültüründe koruyucu bir sembol ve gözler içsel duygularımız hakkında çok şey ortaya koyar.

Günümüzde oteller de sanatla ön plana çıkıyor. Siz aynı zamanda sanat yönetmenisiniz. Çalıştığınız otelin sanat açısından öne çıkan yönleri neler? Bize bundan bahseder misiniz?

Karadağ’daki Royal Blue Resort & Residences’ın Sanat Yönetmeni olmak olağanüstü ve ödüllendirici bir yolculuktu. En başından beri, yönetimin misafirlerimiz için geleneksel otel konaklamasının sınırlarını aşan bir deneyim yaratma vizyonundan ilham aldım. İlk sezonumuzu Karadağ’dan inanılmaz kadın sanatçıları sergileyerek, bölgeden genç ve yeni ortaya çıkan yaratıcıların zengin yeteneklerini öne çıkararak başlattık. Royal Blue’da amacım, sanat, şiir ve güzelliği misafirlerimizin konaklamasının her noktasına kusursuz bir şekilde dahil etmek. Sergiler, kültürel etkinlikler ve hatta moda vitrinleri için heyecan verici planlarımız var; alanımızı yaratıcı ifade için canlı bir merkeze dönüştürmeye kararlıyız. Bu proje, sınırları zorlamak ve kapımızdan içeri giren her ziyaretçiye ilham vermekle ilgili.

Başka hangi projeler üzerinde çalışıyorsunuz ve hedefleriniz neler? 

İbiza ve Palma de Mallorca’daki otel ve ticari projelerde iş birliği yapmak için sabırsızlanıyorum; burada çarpıcı deniz kenarı ortamını mükemmel bir şekilde tamamlayan cesur, canlı renklerimi, bohem huzuru ve kaosun güzel bir birleşimini hayal edebiliyorum. Bodrum, yaratıcı enerjisi sanatsal vizyonumla örtüştüğü için gelecekteki projeler için de radarımda. Bunun yanı sıra moda dünyasına adım atmaktan da heyecan duyuyorum.

“Royal Blue Resort & Residences’ta misafirlerimizde yankı uyandıran; onlara sadece estetik bir deneyim değil, aynı zamanda etkileşime girecekleri düşündürücü bir anlatı sunan sergilerin küratörlüğünü yapmayı hedefliyorum.”

Her biri orijinal bir tablodan ilham alan altı kimonodan oluşan bir kapsül koleksiyon geliştiriyorum. Her tasarım benzersiz bir hikâye anlatıyor. Şimdiye kadarki favorilerimden ikisi dayanıklılık ve kişinin gerçek benliğini kucaklama temaları etrafında yoğunlaşıyor. Umudum şu ki insanlar bu tasarımları giydiğinde kendilerini güçlü, dayanıklı ve özgün hissedecekler. Oteller dışında vaktimizin çoğunu geçirdiğimiz evlerimiz konusunda çalışmalarınız var mı? Ev dekorasyonuna gelince, heyecan verici ama bir o kadar da gizemli bir proje üzerinde çalışıyorum, halı koleksiyonu. Sanatın duvarları dönüştürdüğü gibi zemine de hayat ve ifade getirebileceğine inanıyorum. Bu koleksiyon, sanatın tuvallerle sınırlı olmadığına, içinde yaşadığımız her yüzeyin bir parçası olabileceğine olan inancımı yansıtacak.

Son olarak, atölyenizde olmazsa olmazlarınız neler?

Her şey! Çalışma alanım biraz dağınık. Benim olmazsa olmazlarım kaliteli keten tuval, bol miktarda pembe tonlar ve Posca marka akrilik boya kalemleri.

İlgili Makaleler