Uyku, hepimizin hayatında önemli bir yer tutuyor. Sosyal medyada da uyku üzerine her gün yeni bir trend doğuyor, bunlardan biri ise sleep syncing.
Peki, nedir bu sleep syncing?
Özetle, biyolojik saatinizle uyum içinde bir uyku düzeni oluşturmak. Yani, vücudunuzun doğal ritmine göre uyumak, yatağa girmeden önce biraz zaman ayırarak kendinizi hazır hissetmek. Ama nasıl anlayacağız, vücudumuz bu düzeni bize nasıl anlatıyor? İşte o noktada size yardımcı olacak göstergelere göz atalım.
Biyolojik saatiniz size ne söylüyor?
İlk iş, vücudunuzun doğal ritmini keşfetmek. Hangi saatte uyumak istiyorsunuz? Sabahın erken saatlerinde mi, yoksa geceyi geç mi yapmak istiyorsunuz? İşte biyolojik saatinizi anlamanızı sağlayacak birkaç işaret!
Enerji düzeyleriniz
Vücudunuzun doğal uyku-uyanıklık döngüsü genellikle sabahları daha yüksek enerjinizle başlar. Ancak öğleden sonraları enerjiniz düşmeye başlar. Eğer gece boyunca enerjik hissediyorsanız, biyolojik saatinize zıt bir şekilde hareket ediyorsunuz demektir.
Yorgunluk hissi
Saat ilerledikçe yorgunluk hissi arttıkça, biyolojik saatinizin “uyuma zamanı” gelmiş olabilir. Uyandığınızda kendinizi nasıl hissettiğiniz de önemli; dinç kalkabiliyorsanız uyku düzeniniz iyi demektir.
Uykuya daldığınız zaman
Birçok kişi geceyi geç saatlerde uyanık kalarak geçiriyor. Ancak uykuya dalma saatiniz, biyolojik saatinize ne kadar uyumluysa, sabahları o kadar dinç kalkarsınız.
Sleep syncing size ne sağlıyor?
Yani sleep syncing yalnızca bir trend değil, vücudunuzun sesine kulak vermek. Biyolojik saatinizle uyum sağlamak, gün boyunca daha verimli ve dinç hissetmenizi sağlar. Ama unutmayın, her şey alışkanlıkla başlar. Yavaşça uyku saatlerinizi ayarlayarak başlayabilirsiniz.
İlginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>> Sleepmaxxing akımını uygulama yolları
Kapak: Pexels
