Sessizlik her zaman erdem değildir: Pomellato, 2025 Dünya Kadınlar Günü’nde kadına yönelik şiddete karşı toplumsal gözetmenleri harekete geçiriyor

“Etrafınıza bakın,” diyor Pomellato’nun kadınları güçlendirme girişimlerinin başından berikararlı bir destekçisi olan Jane Fonda. “Her üç kadından biri aile içi şiddete maruz kalıyor,” diye ekliyor, yıllardır kurtulanların haklarını savunan oyuncu Mariska Hargitay. Amerika Ferrera da bu çarpıcı gerçeği yineliyor: “Her üç kadından biri.”

Pomellato, 2025 Dünya Kadınlar Günü kapsamında, kadınları güçlendirme konusundaki kararlılığını bir kez daha vurgulayarak Pomellato for Women girişiminin güçlü yeni bölümünü sunuyor. Markanın sekizincisi yayınlanan yıllık video kampanyası, toplumsal sorumluluk ve şiddete karşı eylem çağrısında bulunan çok önemli bir mesaj iletiyor.

Pomellato CEO’su Sabina Belli, bu girişimin önemini şu sözlerle vurguluyor: “Aile içi şiddet, tüm toplumun ruhunda derin izler bırakan kolektif bir acıdır. 1967’den beri kadınlara değer veren bir Maison olarak inanıyoruz ki dönüşüm, hepimizin sosyal gözetmen olarak rolümüzü kabul etmesiyle başlar. Bu, farkında olmak ve harekete geçme cesaretini göstermektir. Sessiz kalmak, tarafsızlık değil, suç ortaklığıdır. Artık farkındalıktan eyleme, sempati duymaktan sistemsel değişime geçmeliyiz.”

Bu girişimde, Oscar ödüllü oyuncu ve aktivist Jane Fonda, ödüllü oyuncu, yönetmen, yapımcı ve aktivist America Ferrera, The Joyful Heart Foundation adlı sivil toplum kuruluşunun kurucusu ve oyuncu Mariska Hargitay, oyuncu Laura Harrier, Olimpiyat sporcusu Mattia Furlani ve Vita Salute San Raffaele Üniversitesi deneysel biyoloji profesörü Gianvito Martino yer alıyor. Ek olarak, Pomellato CEO’su ve #PomellatoForWomen platformunun kurucusu Sabina Belli ile birlikte bu toplumsal krize karşı toplumun sessizliği sorgulanıyor.

Aile içi şiddetin acımasız gerçeği, sessizlik sarmalında yatıyor—kadınlar yalnızca istismarcılarının şiddetine değil, toplumun yargılayıcı tutumuna da maruz kalıyor. Travmalarını yeniden yaşamak pahasına konuşmak ya da sessiz kalarak görünmez olmak… İşte birçok kadını sıkıştıran kısır döngü. Sabbina Belli bu durumu “sessiz bir salgın” olarak tanımlıyor.

Furlani, erkeklerin de iş birliği halinde olması gerektiğine dikkat çekerek “Şiddet bir gelenek değildir” diyor. Martino ise “Aile içi şiddet özel bir mesele değildir” sözleriyle toplumsal bir sorun olduğunun altını çiziyor. Fonda, “Hesap verebilirlik tartışmaya açık olmamalıdır” derken, Harrier, Hargitay ve Ferrera da “Adalet net, görünür ve uygulanabilir olmalıdır” diyerek vurgu yapıyor. Video, değişim için üç temel adımı belirliyor: “Konuşuyoruz. Sessizliği bozuyoruz. Kurtulanları dinliyoruz.”

Katılımcılar, “Toplumsal Gözetmenler olarak, duyarlı, bilinçli ve müdahale etmekten korkmayan bireyler olarak hareket edersek”gerçek değişimi yaratabileceğimizi vurguluyor. Sabbina Belli, şiddet mağdurlarına “Yalnız değilsiniz” diyerek güvence veriyor.

Kampanya, güçlü bir mesajla sona eriyor: “Umut var. Yardım var.” Fonda, “Aile içi şiddetin evlerimizde, toplumumuzda ve kalplerimizde bir gölge olmaktan çıktığı bir gelecek inşa edelim” diyerek çağrıda bulunuyor. Hargitay ise şu sözlerle son noktayı koyuyor: “Ve bir gün geriye dönüp baktığımızda, işte tam da o anın, tarihi yeniden yazmaya karar verdiğimiz an olduğunu bileceğiz.”

Bu meselenin üstesinden nasıl geliriz?

Kurtulanların sesini yükseltmeli, gerçeği onurlandırmalı ve sessizlik kültürünü yıkarken zararlı normları sorgulamalıyız. Faillerin gerçek sonuçlarla yüzleşmesini sağlamak için sorumluluk bilincini güçlendirmeli ve daha güçlü yasa koruma unsurları getirmeliyiz. Ancak bu şekilde evlerimizden iş yerlerimize kadar süregelen sistemsel bir değişim yaratabiliriz.

Özgürlük, bağ kurmakla başlar – şiddet mağdurlarını güçlü bir destek ağıyla buluşturarak izolasyonu toplulukla, korkuyu umutla ve sessizliği “Yalnız değilsiniz, bir çıkış yolu var” mesajıyla değiştirebiliriz.

Video, toplumu şiddete karşı bir arada durmaya çağıran güçlü bir umut vizyonuyla sona eriyor. Gerçek değişim, erkeklerin de kadınlarla birlikte dayanışma içinde hareket etmesiyle mümkün. Ancak o zaman, hiçbir kadının hayat hikayesinde korkuya yer olmayan bir dünya inşa edebiliriz.

Pomellato, Şiddete Karşı Mücadelede Taahhüdünü Yeniliyor. Aile içi şiddetle mücadeleye olan bağlılığını sürdüren Pomellato, Milano’nun kadına yönelik şiddet mağdurları için ilk sığınma evi CADMI’yi (Casa di Accoglienza delle Donne Maltrattate) desteklemeye devam ediyor. Ayrıca, Kering Foundation’ın Los Angeles merkezli partneri FreeFrom ile iş birliğini yeniliyor. FreeFrom, aile içi şiddet mağdurlarının uzun vadeli finansal güvenlik sağlamalarına yardımcı olan bir kuruluş olarak faaliyet göstermektedir.

İlgili Makaleler