Sinem Kobal InStyle Eylül Sayısında

Işıltılı, yetenekli ve güzel… Sinem Kobal yakın zamanda gösterime girecek olan yeni filmi Yaktın Beni ile kariyerinde yeni bir sayfa açmaya hazırlanıyor.

Gönül İşleri’nin seti devam ettiği için temposu yüksek bir kış geçirdiniz. Yazın dinlenebildiniz mi?
Evet kışın yoğun geçti. Hemen ardından Yaktın Beni’nin çekimlerine başladım. Hatta sonrasında Romantik Komedi 3’ü çekecektik ve ertelenince bana da sürpriz bir tatil yapma şansı doğdu. Setin iptal olduğuna üzüldüm ama bu tatil bana çok iyi geldi, dinlenme şansı yakaladım.

Neler yaptınız tatilde?
Yurt dışı seyahatleri yaptım, onun dışında da denizle bol bol haşır neşir oldum. Yazın bana deniz çok iyi geliyor, en çok denizde dinleniyorum.

Stresli bir mesleğiniz var, ruhunuza nasıl bir bakım yapıyorsunuz?
İşte o yüzden dinlendiğim zamanlar önemli. Sete, setten okula oradan oraya koştururken anlayamıyorsun ama daha sonrasında şunu fark ettim: Durup dinlendiğin zaman mesela gerçekten ruhunu beslemen gerekiyor, gerçekten dinlenmen gerekiyor, hayata değmek gerekiyor ki tekrar yeniden kendini, iç dinamiğini topladığın zaman karşıya başka bir şey yansıtabiliyorsun. O yüzden ona özen göstermeye çalışıyorum, kendime zaman ayırmaya çalışıyorum. Çalıştığım sürece tabii ki bunu yapamıyorum ama bir süre, en azından kendimle kalıp bunu yapmak için fırsat kolluyorum açıkçası. Yaz dönemi benim için çok güzel geçti, çok dinlendim, ruhumu da dinlendirebildim.

Peki sonbahar gardırobunuzu konuşalım. Neler alacaksınız?
Eskiden alışveriş yapmayı daha çok severdim, son yıllarda bu merakım daha da azaldı. Olabildiğince ihtiyacım olduğu sürece bir şeyler almayı tercih ediyorum. Tüketim o kadar fazla ki, bu farkındalıkla beraber gelen bir şey, o tüketime ne kadar katılmazsam o kadar bir şeylere yardımcı olabilirmişim gibi geliyor. O yüzden ihtiyacım varsa bunu yapmaya çalışıyorum. Özellikle alışveriş yapmak için bir yerlere gitmiyorum, dolaşırken ya da fırsatım olduğunda bir anda gözüme bir şeyler çarpıyor ve böyle olduğunda almayı tercih ediyorum.

Kurtarıcı kombininiz nedir? 

Özel bir yere gideceksem beraber çalıştığım modacı arkadaşlarımdan yardım alıyorum; Tuana Büyükçınar, Hakan Yıldırım, Selma Çilek, Raisa Vanessa hepsi gerçekten özenle, özellikle benim seveceğim, beraber ortaya koyabileceğimiz tasarımlar yapıyorlar. Ben de keyifle taşıyorum onları. Ama onun dışında, çok acil bir şey olacaksa, dolabımda her zaman güzel zarif bir siyah elbise bulunduruyorum, dar, balık formunda.



Röportajın ve çekimin tamamı InStyle Eylül sayısında!

İlgili Makaleler