Karl Lagerfeld – CHANEL
Podyumdaki gösterişli şovlarıyla tanıdığımız üretken bir tasarımcı, neden hep kendini aşmaya çalışır? Cevabı bize kendisi veriyor: “Neden olmasın?”
KARL İLE SADECE BİRKAÇ DAKİKA
Birkaç işi aynı anda yapmak mı? Karl, Paris’teki Métiersd’Art şovunun provasında olduğu gibi, koleksiyon tasarlarken bile sorularımıza cevap verebiliyor.
Şovlarınız gitgide büyüyor, neden?
Neden olmasın? Sadece moda defilesi yapmıyorum, aynı zamanda bir hikâyenin anlatımını da podyuma yansıtmaya çalışıyorum. Ayrıca şovların önemli ticaret sahaları olduklarını da eklemeliyim. Defileleri dünya çapında yaklaşık bir milyar kişi taki pediyor.
Bir milyar mı? Gerçekten mi?
Evet, inanılır gibi değil. Bana söylenen rakam bu.
Peki, Coco hakkındabir film çekiyorsunuz. Neden şimdi?
Filmi başkasının çekmesini de isteyebilirdim ama ben her şeyi kendim yapmayı seviyorum. Sadece kendi yaptıklarım ilgimi çekiyor. Film için stüdyoyu 1954’te olduğu hale getirdik.
Karl Lagerfeld`in verdiği stil tüyolarını almak için tıklamaya devam edin.
1923 A WOMAN OF PARIS
“Çok kaliteli moda filmleri yok maalesef. Charlie Chaplin’in, Adolphe Menjou ve Edna Purviance’ın oynadığı eski filmini seviyorum.”
1994 PRÊT-À-PORTER
“En kötüsü Robert Altman’ın filmiydi,” diyor, Paris’in defile atmosferini konu eden film hakkında. Belki ağır bir yorum ama birçok insan onunla aynı fikirdedir.
Ne zaman kitap yazacaksınız?
Söyleyecek hiçbir şeyim yokki. [Bu sıradaünlü model Stella Tennant, üzerinde Western püsküllü beyaz bir bluzla içeri giriyor] Mükemmel. Eldivenler! Eldivenler! Eldivenler!
Bir görünümün tam oturduğundan ne zaman emin oluyorsunuz?
İyi göründüğünü düşündüğüm zaman. Bir de iç sesimi dinliyorum. Kurallarım yok yani.
Ama bazı kurallarınız olmalı!
[Bu sırada bir asistanı, Lagerfeld’e sapına fular bağlanmış çantayıg österiyor.] Çantalara fular bağlanmasını sevmiyorum. Hayatta en çok nefret ettiğim şeylerden biridir. Fazlasıyla burjuva bir hareket olduğunu düşünüyorum.
Peki, Coco Chanel’in; evden çıkmadan önce üzerinizde bulunan bir takıyı mutlaka çıkartmanız gerektiği kuralı hakkında ne düşünüyorsunuz?
O zamanlar her şey çok daha ölçülüydü. Benim fikrim; her ne kadar Chanel’in kendisi bunu yapmamış olsa da, insanları tasarladığım bir parçanın ne kadar Chanel olduğuna inandırmak. İşim bu.
COCO’YA KARTPOSTALLAR
Bugüne kadar defileleri için bir müze ziyareti, Dallas’a gönderme ve ‘her yerde jazz’ konseptlerini işleyen Lagerfeld, üst üste hazırladığı ve sürekli daha ayrıntılı hale getirdiği üç fenomen koleksiyonla, Chanel moda evini baştan yaratmak konusundaki sınırsız yaratıcılığını gösteriyor (31 yılsonra bile). Ve Coco Chanel’i anlatan yeni bir film çekmek için hala vakit bulabiliyor.
2014 İLKBAHAR HAUTE COUTURE
Lagerfeld; Chanel’in Paris’teki adresine atıfta bulunarak kurduğu hayali “Cambon Club”da, canlı müzik eşliğinde gerçekleşen gösterisinde, parıltılı kumaşları sadece sportif olarak nitelendirilebilecek aksesuarlarla eşleştirmişti. Mankenler kurdele bağcıklı, pullu spor ayakkabılar giydiler.
İLKBAHAR 2014
Şov; aynı zamanda hem tasarımcı-sanatçı işbirliklerini ti’ye aldı, hem de son derece giyilebilir nitelikteki kıyafetlerin nefes kesen geçidine tanık oldu.
ESKİYE BAKIŞ
Karl’ın kısa geçmişi
Tasarım Ustası
Pierre Balmain; Lagerfeld’i 1954 yılında, yün tasarım ödülünü kazanınca işe aldı (Ödül, Yves Saint Laurent ile paylaşılmıştı).
Rotasyondaki Markalar
Lagerfeld, Chanel’den önce Fendi için ve 90’larda ikinci bir görev için geri döndüğü Chloé için tasarımlar yaptı.
YÖNETMEN KOLTUĞU
Film yapımcıları, zor bir konuyu, Coco Chanel’in hayatını yıllardır ele alıyor. Shirley MacLaine, Anna Mouglalis ve Audrey Tautou, ünlü modacıyı şimdiye kadar canlandırıp farklı eleştirilere maruz kalan oyuncular arasında. “Hepsi de kötüydü,” diyor, kısa filmi The Return’de Geraldine Chapman’a rol veren Lagerfeld. “Onun ruhunu ve tüm gerçeklerini bizden iyi bilen yok.” Ama Lagerfeld’in, işin moda yönünü neredeyse tutturan veya tutturamayanlar için birkaç önerisi var.
1939 THE WOMEN
“George Cukor’un yapımı, bir moda filminin nasıl olması gerektiğini gösteriyor. Bu tür filmler, moda dünyasını genelde aptalca, çocukça ve korkunç bir şekilde yansıtıyor.”
1949 SCANDALE AUX CHAMPS-ÉLYSÉES
“Jacque Fath terzi rolündeydi. İzlemesi keyifli olsa da, iyi bir film olduğu asla söylenemez.”
HIZLI DEĞİŞEN MODA
H&M ile 2004 yılında gerçekleştirdiği işbirliği, hem iyi hem kötü tepkiler alırken, ulaşılabilir lüksü ifade eden “masstige” kelimesiyle de tanışmamızı sağladı.
PET PROJE
Tartışmalı durumları bir mıknatıs gibi kendine çeken Lagerfeld, Choupette adlı kediyi sahiplenerek imajını biraz olsun yumuşattı.
SUÇ UNSURU
Kapitone çantanın farklı versiyonlarının her biri, koleksiyoner parçası oluyor. Mesela pre-fall koleksiyonuna ait olan bu püsküllü çanta…
BENİ GARDIROP DEPARTMANINA BAĞLAYIN
Lagerfeld, ünlülere karşı çelişkili bir tavır sergiliyor. (“Kırmızı halıdan biraz sıkıldım,” diyor. “Modası geçti biraz, öyle değil mi?”) Aslında sadece biraz kapris yaptığını biliyoruz. Chanel bu konuda oldukça titiz davranıyor ve Oscar’da her yıl sadece bir veya iki yıldızı giydirerek (hatta bazen kimseyi giydirmiyor), tasarımlarının giyilmesini bir onur haline getiriyor.
“Karl, tam anlamıyla bir sanatçı. Seçimleri de çok cesur. Oscar Ödül Töreni’ne giydiğim beyaz elbise de öyleydi. Prenses kesimli straples elbiselerin içinde yüzdüğümüz gecede, onunki gerçekten orijinal bir tasarım olarak öne çıktı.”
— DIANE KRUGER
“Karl’ın Chanel için yaptıklarını görmek beni hep çok heyecanlandır-mıştır. Ayrıca onunla özellikle ödül törenleri için hazırlanırken, birlikte çalışmaktan çok keyif alıyorum.”
— SARAH JESSICA PARKER