Constellation, OMEGA için kadın kol saatleri üretimindeki köklü tarihinde gerçek bir mücevher. Dünyanın tüm ülkelerinden, tüm kültürlerden kadınlar bu saati tanıyor ve seviyor. Güzelliği ve hassasiyeti onyıllar boyunca tüm dünyada beğenildi ve popülerliği nesilleri aştı. Bu nedenle OMEGA, 2018 için yeni bir Constellation kampanyası oluşturmak istediğinde, bir değil tam dört ilham veren kadını markanın kalbine yerleştirmeyi tercih etti. Cindy Crawford, Nicole Kidman, Alessandra Ambrosio ve Liu Shishi, Constellation koleksiyonunun zarif ve cezbedici özelliklerini temsil ediyor.
Fakat her bir saat modeli gibi, bu dört elçi de kendine has özellikleriyle benzersiz ve yetenekli.
Constellation koleksiyonu, uzun yıllardır OMEGA‘nın saat üretimindeki rakipsiz hassasiyetinin sembolü oldu. Gökteki yıldızlardan ilham alan ismiyle, zamanı ölçme standartlarımızı yeniden tanımlama ilkesiyle hareket etti ve bunu her zaman zarif güzelliği ve klasıyla başardı.
Constellation bu yıl tasarım ve teknolojide bir adım ileri gidiyor. Kadınlar için seçkin çeşitliliğin yanı sıra bu saat ailesinin ün kazandığı mükemmel hassasiyet de sunan 101 yeni model tanıtıyor. 29 milimetrelik modellerde, mekanik üstünlük OMEGA Master Co-Axial mekanizma ile sağlanıyor ve her Master Chronometer sertifikalı saatin fabrikadan çıkmadan önce tabi tutulduğu 8 katı testle garantileniyor.
Bu yepyeni seride öne çıkansa, cesur zanaatkarlık. Rafine edilmiş yeni yaklaşım, ikonik tasarımın hemen her kısmına dokunurken 36 yıldan uzun süredir sağlam bir favori olan o “Manhattan” görünümünü de koruyor.
OMEGA Constellation dünyaya 1952 yılında tanıtıldı ancak kökleri dört yıl daha öncesine dayanıyor. OMEGA 1948 yılında markanın 100’üncü yıl dönümünü kutlamak için, otomatik mekanizmaya sahip Chronometer sertifikalı ilk kol saatini tanıttı. “Centenary” adı verilen bu model, hassasiyet tutkunları tarafından öyle heyecanla karşılandı ki; OMEGA aynı statüye sahip tam bir koleksiyona olan ihtiyacın farkına vardı.
Dört yıl sonra da Constellation geldi. Bir markanın yalnızca kronometrelerden oluşan bir saat ailesi tasarlaması ilk kez görülüyordu. Sertifikalı mükemmellik, amacı açık şekilde belli ediyor ve markanın hassasiyete olan bağlılığını kesin bir şekilde ortaya koyuyordu. Tabii ki tasarım, 2018’de gördüğümüz modele göre oldukça farklıydı.
Fakat bugün bile yeni modellerimiz o ilk özelliklerden bazılarına sadık kalıyor. Zarif tasarım, nezih yuvarlak kadran ve altın renkli küçük yıldız bunlardan bazıları. Constellation koleksiyonu, 1952’den beri birçok modelin kasa arkasında yer alan “yıldızların altındaki gözlemevi” madalyonuyla simgeleniyor. Anlamı, OMEGA bünyesinde derin bir öneme sahip ve aynı zamanda günümüzde markayla son derece ilişkili modern bir yorum da barındırıyor.
1933‘te OMEGA, İngiltere’deki Kew Teddington gözlemevinde hassasiyet alanında dünya rekoru kırdığında hikaye başlamış oldu. Firma daha sonra 1936‘da aynı gözlemevine dönüp tüm kategorilerde hassasiyet alanında yeni bir dünya rekoru kırarak, günümüzde halen geride bırakılamayan bu başarısını tekrarladı. Bu yeterince etkileyici gibi gelebilir ancak 1945‘te Cenevre Gözlemevi, yıllık hassasiyet yarışmalarına “kol saati” mekanizması kategorisini ekledi ve OMEGA sonraki sekiz yılda mükemmel bir performansla altı kez ödül kazandı.
1952‘de, yeni Constellation koleksiyonu için bir hassasiyet sembolü gerektiğinde de OMEGA tasarımcıları başarılarla dolu bu geçmişten ilham aldı. Madalyon, Cenevre Gözlemevi’ni andıran bir gözlemevi kubbesi içeriyordu. Sekiz yıldız da 1933 ve 1936’daki dünya rekorlarının yanı sıra 1945 ve 1952 arasındaki altı başarıyı simgeliyordu. Bu sekiz yıldız günümüzde OMEGA’nın hassasiyet alanındaki modern başarılarını da simgeliyor. Her mekanik OMEGA saati, Master Chronometer sertifikası alabilmek için sekiz testten geçiyor. İsviçre Federal Ölçüm Enstitüsü (METAS) tarafından belirlenen ve endüstrinin en zorlu testleri olan testler; benzersiz hassasiyet, performans ve manyetik dayanıklılık standartları sunuyor.
