Açık hava spor kıyafetlerinin sokak tarzı ile buluşmasının en güncel ve talep gören hali olan Gorpcore, katmanlı ve fonksiyonel bir estetik üzerine kurulu. Kamp, yürüyüş ve tırmanış sporları için tasarlanan bu kıyafetler büyük bir hareket kapasitesi vadederken, kullanılan parçaların rahat ve pratik olması da bu tarzın öne çıkan özellikleri arasında. Yine de Gorpcore, diğer spor kıyafetleri üzerine kurulan stiller gibi -örneğin techcore- sade bir çizgiden ilerlemiyor.
Renk olarak oldukça geniş bir palete sahip olan Gorpcore, kendi içinde çatışan renk paletlerinden oluşarak maksimalist ve kaotik bir estetiğe de hitap ediyor. Bir taraftan toprak tonlarının yoğun olduğu düşük satürasyon renk paletinde bej ve gri renkler öne çıkarken diğer taraftan neon renklerin ve mavi tonları kullanımının yoğunluğu da Gorpcore için oldukça ideal. Bu bağlamda Gorpcore eğlenceli bir duruşa sahip. İki ayrı birbiri ile çelişen renk paletinin tek bir trend altında birleştiğini görüyoruz. Biri doğa ile daha uyumlu ve bir nebze daha alçak gönüllüyken, diğeri de bir o kadar gürültücü ve “Ben burdayım!” diye bağırıyor. Bu iki palet arasındaki dinamik, Gorpcore’u ilginç ve bir o kadar da güncel yapan ögelerden.
Gorpcore görünümlerinde öne çıkan özelliklerden biri de rahatlık. Vücuda tam oturan kıyafetler yerine oldukça hacimli ve katmanlı parçalar dikkat çekiyor. Şişme puffer ceketler ve bu ceketlerin geniş ve çok cepli pantolonlarla kombinlendiğini görmek mümkün. Gorpcore’un alt kültürün yeni trendlerinden olmasında içinde taşıdığı maksimalist ögeler büyük rol oynuyor. Kıyafetlerin katmanlı olarak kullanılması, diğer bir deyişle “layering”, bu trend için oldukça uyumlu bir stil tekniği. Minimal kombinler, Gorpcore’u yeterince göz alıcı bir hale getirmekte kimi zaman yeterli olmuyor. Sistem olarak bu trendin tam anlamıyla giyilmek için tasarlandığı söylenebilir.