Biriyle her şey yolunda giderken, hatta belki de kalbiniz biraz daha hızlı atarken, bir sabah uyanıp “yok ya, olmaz bu iş” dediğiniz oldu mu? Önce mesajlara geç dönmeye başlıyorsunuz, sonra kahvesini içişine bile tahammül edemediğinizi fark ediyorsunuz. İşte bu, “ick” hissi.
Sosyal medya sağ olsun, bu kavram artık herkesin dilinde ama aslında pek de yeni bir şey değil. “Ick” anı, karşınızdakinin yaptığı (ya da yapmadığı) bir şeyin sizi bir anda itmesiyle ortaya çıkıyor. Üstelik çoğu zaman neden olduğunu tam olarak açıklamak mümkün değil. O “Beni bir anda itti” cümlesi var ya, işte bu tamamen ick ile ilgili. Peki neden olur, nasıl başa çıkılır ve bazen bu histen kaçmak mümkün müdür?
Ick hissi tam olarak nedir?
Aslında çok mantıklı bir açıklaması yok. Beyin bir anda karşınızdakine “hayır” diyor ve artık ona eskisi gibi bakamıyorsunuz. Bazen ortada ciddi bir sebep vardır, bazen de tamamen küçük ve anlamsız bir detay… Çatalı dişine değdirerek yemek yemesi, garip bir kahkaha atması, yürüyüşünün bir anda gözünüze batması…
Beyin, kırmızı bayrak yerine neden ick hissi yaratır?
Ick hissi çoğu zaman kırmızı bayraklarla karıştırılıyor ama aslında farklı. Kırmızı bayraklar, gerçekten problemli bir durum olduğunda ortaya çıkar. Kaba davranışlar, güven sorunları ya da ciddi uyumsuzluklar gibi. Ama ick? O tamamen duygusal bir refleks. Bazen saçma, bazen gereksiz sert ama her zaman içgüdüsel.
Ick hissi hangi durumlarda daha çok ortaya çıkar?
Bazı ilişkilerde ick anı kaçınılmaz olur. Özellikle yeni tanışma sürecindeyseniz, karşınızdakini henüz tam olarak çözmemişseniz ve romantik bir hayal kurmuşsanız… Gerçeklik devreye girdiğinde bu hayal kırılabilir. İdealize ettiğiniz kişi çorbasını höpürdeterek içtiğinde ya da beklediğinizden farklı bir şekilde öpüştüğünde, beyin alarm verebilir.
Peki ick hissi geçer mi?
Zor ama imkansız değil. Bazı ick anları anlıktır ve zamanla gözünüz alışır. Ama bazen de beyin bir karar verir ve geri dönüşü olmaz. Eğer o kişiye eskisi gibi bakamıyorsanız, her hareketi gözünüze batıyorsa ve içten içe rahatsız hissediyorsanız, kaçınılmaz olanı kabul etme vakti gelmiş olabilir.
Bazen ick hissi kendi korkularınızı yansıtıyor olabilir
Bunu kabul etmek zor ama bazen karşınızdakinden değil, kendinizden kaçıyorsunuz. Ciddi bir ilişkiye hazır olmadığınızda, sizi seven birini hak etmediğinizi düşündüğünüzde ya da aslında bağlanma korkunuz varsa, beyin sizi koruma moduna alabilir. “Bana uygun değil” hissi aslında sizin kendi duvarlarınıza çarpmanız olabilir.
Sonuç olarak: Ick hissi bir uyarı mı yoksa bahane mi?
Her ick, kaçılması gereken bir işaret olmayabilir. Ama bazıları da gerçekten göz ardı edilmemelidir. Asıl önemli olan, hissinizin nedenini anlamaya çalışmak. Gerçekten çekici bulmadığınız biriyle kendinizi zorlamayın ama sırf korkularınız yüzünden iyi birini kaybetmeyin.
İlginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>> “Texting chemistry”: Mesajlaşma tarzınız ilişkinizi nasıl etkiliyor?
Kapak: Pexels
