Yenilikçi tasarımlarının yanında yaratıcı yönlendirme ve trend tahmini konularındaki çalışmalarıyla da dikkat çeken LC Waikiki Grup Kreatif Direktörü Isham Sardouk ile markanın geniş kitlelerle buluşan tasarım felsefesini, teknolojinin modaya etkisini ve sonbahar-kış koleksiyonunun perde arkasındaki yaratıcı süreci konuştuk.
Bir trend sunumu sayesinde LC Waikiki markası ile yolları 10 yıl önce kesişen Isham Sardouk, daha sonra LC Waikiki’ye çeşitli departmanlarda trendler konusunda danışmanlık vermeye başladı. Kesişen bu yollar zaman içinde onu markanın grup kreatif direktörlüğüne getirdi. Markanın temel değerlerini koruyarak yenilikçi ve kapsayıcı bakış açısıyla oluşturduğu tasarım felsefesinin yansımalarını, güçlü ekibiyle birlikte hazırladıkları yeni koleksiyonlarında net bir şekilde görüyoruz.
LC Waikiki yolculuğunuz nasıl başladı?
LC Waikiki yolculuğum 10 yıl önce Stylesight’ta Chief Creative Officer olarak görev yaparken Türkiye’ye gelip LC Waikiki genel merkezinde markaya özel bir trend sunumu yaptığımda başladı. Bir süre sonra, WGSN bünyesinde yer aldım. O esnada LC Waikiki’ye, kadın giyimden erkek giyimine ve çocuk giyimine kadar çeşitli departmanlarda trendler konusunda danışmanlık hizmeti vermeye başladığımda markayla yollarımız tekrar kesişti. Parisli olduğum için, LC Waikiki’nin Fransa’da bilinen bir marka haline geldiği zamanı hatırlıyorum. Bu sebeple markaya zaten bir aşinalığım vardı. Marka eğlenceli, rahat tarzı ve ailelere yönelik yelpazesiyle öne çıktı. Kapsayıcılık ve erişilebilirliğe yönelik bu odaklanma, markanın vizyonuyla uyum sağlamayı kolaylaştırdı ve en başından itibaren güçlü bir bağ kurmamızı sağladı.
LC Waikiki markasının grup kreatif direktör pozisyonuna geldiğinizde ilk olarak nasıl bir strateji izlediniz?
Grup kreatif direktörlüğünü üstlendiğimde amacım her şeyi bir anda değiştirmek değil, kreatif yönü bilinçli bir şekilde ve doğru bir netlikle yönlendirmekti. Amacım, sağlam yapıda olan bir kreatif bölüm oluşturmak ve bu yapıyı hız ve çeviklikle çalıştıracak becerilere sahip doğru kişileri bir araya getirmekti. Bu strateji tasarımdan satın almaya, planlamaya, tedarik zincirine ve pazarlamaya kadar işin her yönünün derinlemesine ele alınmasıyla başladı ve her kararın verilere dayalı olmasını sağladı. Yaratıcılığı bu içgörülerle harmanlayıp LC Waikiki’nin temel değerlerini koruyarak, hem yenilikçi hem de müşteri ihtiyaçlarına uygun yeni fikirler ortaya koyduk.
İşiniz gereği Paris, New York, Londra gibi şehirlerde bulundunuz ve bir süredir de İstanbul’dasınız. Bulunduğunuz şehirlerin işinize ve bakış açınıza yansıması nasıl oluyor? İsham Sardouk İstanbul’un hangi yönlerinden besleniyor?
Paris, New York ve Londra gibi şehirlerde çalışmış olmak, bakış açımı genişletmeme ve farklı tüketici demografilerine ilişkin anlayışımı derinleştirmeme yardımcı oldu. Ancak İstanbul eşsiz bir şey sunuyordu: Şehrin, eskinin yeniyle buluştuğu hareketli kültür karışımı, bana daimi bir ilham kaynağı oldu. Bu zıtlıkların nasıl bir arada var olduğunu gözlemleyerek çok şey öğrendim ve kreatif vizyonuma daha zengin bir katman ekledim. İstanbul, karmaşıklığı sadelikle, geleneği modernlikle, zahmetsiz ama etkili hissettiren bir şekilde nasıl harmanlayacağımı göstererek yaklaşımımı geliştirmeme yardımcı oldu.
LC Waikiki, çok geniş yelpazeli bir kitleye sahip. Bu kadar geniş kitleyi tek bir çatı altında toplamayı nasıl başarıyorsunuz?
LC Waikiki’nin geniş yelpazeli müşteri kitlesi en büyük güçlerinden biri. Bu kadar çeşitliliğe sahip bir kitleyi bir araya getirmek için, onları birleştiren şeylere odaklanıyoruz. Bunlar uygun fiyat, pratiklik veya erişilebilir stil olabiliyor. Bu paylaşılan değerler, LC Waikiki’nin özüne sadık kalırken farklı yaşam tarzlarına hitap eden koleksiyonlar yaratmamıza yardımcı oluyor. Tasarım stratejilerini belirlerken önceliğim dengeyi sağlamak, taze fikirler ortaya koymak ama aynı zamanda müşteri beklentileriyle tutarlı kalmak oluyor. Yolculuk, varış noktası kadar önemlidir. Bu nedenle, ortak bir vizyon etrafında birleşmek için tasarımcılar, satın alma ekipleri, tedarikçiler ve süreçteki ortaklarla en başından itibaren iş birliği içinde çalışmak önemli.
Yeni sezon koleksiyonunu hazırlarken ilham kaynaklarınız neler oldu? Öne çıkan parçalar neler?
Sonbahar-kış koleksiyonunu tasarlarken natürel tonları başarılı bir şekilde ortaya koymaya ve kumaşların dokunsal kalitesini vurgulamaya odaklandık. Yumuşak tuşeli kumaşlar ve dokulu iplikler, minimalist renk paletine derinlik katmada önemli bir rol oynadı. Çok fazla göze çarpan büyük, figüratif baskı desenlerden uzaklaşarak sofistike ve modern hissettiren, daha soyut desenler tercih ettik. Ayrıca proporsiyonları rahatlatarak hem konforu hem de şıklığı bir arada sunan daha cömert silüetler yarattık. Gereksiz ayrıntıları ortadan kaldırarak rafine, sade bir estetik hedefledik. Formal giyim dünyasından ilham alan, olmazsa olmaz parçalar arasında blazer’lar, yelekler ve bol paça pantolonlar yer alıyor. Matching-set olarak adlandırılan alt-üst takımlar, takım elbiseyi daha rahat bir şekilde giymenin yeni bir yolunu sunuyor. Boxy fit bluz, önceki sezonların klasik kalıplı bomber ceketini güncelleyerek modern bir dokunuş katıyor.
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte moda sektöründeki değişimleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yakın gelecekte bizi neler bekliyor? Moda endüstrisi, yapay zekanın ve diğer teknolojik gelişmelerin yükselişi konusunda heyecanlanıyor. Ancak bunların geleceği nasıl şekillendireceğini kimse tam olarak öngöremiyor. Herkes bu gelişmelere yatırım yaparken bizler de bunların uzun vadede nasıl entegre olacağı üzerinde çalışıyoruz. Şahsen, şu ana kadar kaydedilen ilerlemeden heyecan duyuyorum. Teknoloji, halihazırda rutin görevleri otomatikleştiriyor ve kreatiflerin araştırma ve inovasyona daha derinlemesine dalmasına olanak tanıyor. Gelecek hızla gelişecek, yaratıcılığı geliştirmek ve sınırları zorlamak için bu araçlardan yararlanmak bizim elimizde.
Yaptığınız pazar araştırmalarını, trend analizlerini ve gözlemlerinizi LC Waikiki kitlesinin talepleriyle nasıl birleştiriyorsunuz?
Pazar araştırması, trend analizi ve hedef kitle taleplerinin bir araya getirilmesi, veri yorumlama ve yaratıcı içgörünün dikkatli bir şekilde dengelenmesi gereken bir çalışmadır. Veri doğruluğunun sağlanması sadece ilk adım, ardından verileri uygun ve eyleme geçirilebilir hale getirmek için marka filtrelerimizi uyguluyoruz. Bilimi sanatla birleştirerek yalnızca müşterilerimize değil aynı zamanda üst yönetime ve tüm organizasyona hitap eden stratejiler yaratıyoruz. İçgörüleri toplamaya ve bu içgörüleri hedef kitlemizin değişen beklentileriyle derin bağ kuracak yenilikçi ürünlere dönüştürmeye önemli miktarda zaman ayırıyoruz.