Eminim ki son dönemlerin popüler uygulaması olan TikTok’ta; veya evcil hayvanlarımızın bile profili olduğu Instagram’da gezinirken karşılaştığınız ‘’Y2K’’ teriminin ne olduğu hakkında çoğumuzun, önceden pek de bir fikri yoktu… Bazılarımızın çocukluğunun, bazılarımızınsa ergenlik dönemlerinin zirve yaptığı noktalarda tanıdığımız Britney Spears ve Spice Girls ile, aslında farkında olmadan bir hayli ‘’içimize işlenmiş’’ bu Y2K trendinin ne olduğunu ve bu kadar yıl aradan sonra nasıl tekrar ‘’dirildiğini’’ gelin birlikte inceleyelim…
Bol simli göz makyajları ve capcanlı renklerdeki rujlardan tutun da crop üstlere, günümüzün korkulu rüyalarından olan düşük bellere ve ‘’kitsch’’ diye tabir ettiğimiz gösterişi bol aksesuarların yer aldığı, geniş bir skala sahibi Y2K, son yıllarda odaklandığımız sade ve minimalist tarza tamamıyla zıt düşmektedir… Aslında ‘’Years of 2 Thousand’’ açılımıyla da net bir anlama sahip olan ve ‘’milenyum modası’’ şeklinde de tabir edilen bu trend, 90’lı yılların sonu ve 2000’lerin ortalarına kadar olan dönemi kapsamasıyla, o zamanın MTV ekranlarından hayranlıkla takip ettiğimiz pop kültürünün ‘’vintage’’ çatısı altında yeniden gündeme gelmesidir…
Yaptıkları ve giydikleriyle bazılarımız için ‘’ikon’’ sayılabilecek Paris Hilton’un 2020’yılında Juicy Couture markasındaki kadife eşofman takımlarını yeniden lanse etmesi; veya Gossip Girl ve Sex and The City gibi dönemin en popüler dizilerinin yeniden ekrana gelecek olmasıyla bol gürültülü ve enerjik olan Y2K trendinin gündeme gelmesi bir nevi kaçınılmazdı…
Yaptıkları ve giydikleriyle bazılarımız için ‘’ikon’’ sayılabilecek Paris Hilton’un 2020’yılında Juicy Couture markasındaki kadife eşofman takımlarını yeniden lanse etmesi; veya Gossip Girl ve Sex and The City gibi dönemin en popüler dizilerinin yeniden ekrana gelecek olmasıyla bol gürültülü ve enerjik olan Y2K trendinin gündeme gelmesi bir nevi kaçınılmazdı…
Günümüzde ‘’trensetter’’lık (trend belirleyicisi) görevini üstlenen 1996-2012 yılları arası doğumlu Z kuşağı, ilk başlarda Tik-Tok’ta başlayan bu akımı sosyal medyada 15 saniyelik video serisinden Paris ve New York gibi dev moda haftalarının ve büyük moda evlerinin ilham sürecine kadar taşımayı başardı.
Milenyum modasının Marc Jacobs, MiuMiu ve Blue Marine gibi büyük markaların da radarına girmesiyle gün geçtikçe daha fazla kişiye yayılan bu trendin başlıca parçaları arasında her gün en az bir defa ‘’Insta-Feed’’lerimizde gördüğümüz baget çantalar, dar ve crop bluzlar, maksimalist tokalarla bezeli dikkat çekici kemerler, kısa topuklu sandaletler, asetat çerçeveli gözlükler, kep şapkalar ve velur eşofman takımları – ve daha nicesi – yer alıyor…
Milenyum modasının Marc Jacobs, MiuMiu ve Blue Marine gibi büyük markaların da radarına girmesiyle gün geçtikçe daha fazla kişiye yayılan bu trendin başlıca parçaları arasında her gün en az bir defa ‘’Insta-Feed’’lerimizde gördüğümüz baget çantalar, dar ve crop bluzlar, maksimalist tokalarla bezeli dikkat çekici kemerler, kısa topuklu sandaletler, asetat çerçeveli gözlükler, kep şapkalar ve velur eşofman takımları – ve daha nicesi – yer alıyor…
En azından bir süre daha devam edeceğini düşündüğümüz bu trendin geçtiğimiz sezonlarda pandemi nedeniyle eve tıkılıp kalmamıza -değim yerindeyse- ‘’meydan okuması’’, gün geçtikçe daha çok kişi tarafından benimsenmesine ve moda devleri arasında daha fazla yaygınlaşmasına neden olacağı tartışma konusu… Ayrıca, bir nevi ‘’vintage’’ anlayışına da hizmet edip, o döneme ait kullanılabilir kıyafetlerimizin tekrar gün yüzüne çıkarılmasına neden olmasıyla da, eğer akıllıca davranılırsa ‘’sürdürebilirliğe’’ hizmet edebilme potansiyelinden dolayı ‘’çevreye yararlı trendler listesine’’ üst sıralardan girmesi ihtimal dahilindedir.
Yazan: Burak Serpen