Giysi zanaatkarlığının ulaşabilecek en yüksek seviyesi olan haute couture tüm ihtişamıyla Paris’te kutlandı. Göz kamaştıran çiçekler, farklı formlarda metal dokuların öne çıktığı defilelerde görkemli balo kıyafetleri, Western giyim kodlarının Fransız estetiğiyle buluştuğu tasarımlar dikkat çekti.
YAZI: AKGÜN AKDİL
. 
CHANEL
Virginie Viard, Sonbahar-Kış 2022/23 Haute Couture defilesinin bir önceki Couture şovunun devamı niteliğinde olduğunu belirtiyor. Takım elbiseler, 1930’larda Matmazel Chanel’in hayal ettiği uzun elbiseler, vücuda oturan elbiseler ve gelinlik pilili elbiselerin olduğu koleksiyonda dantel işlemeler göze çarpıyor. Renk paleti ise parlak yeşil, haki, bej, pembe, siyah ve gümüşten oluşuyor. 1932 yılında Matmazel Chanel tarafından tasarlanan ilk ve tek high jewellery koleksiyonu olan ‘Bijoux de Diamants’ koleksiyonuna saygı duruşunda bulunmak ve göksel temalı bu mücevherler couture koleksiyonundaki pililere uygun oldukları için defilede kullanılmış. Bois de Boulogne parkı içinde yer alan Étrier de Paris binicilik okulunda gerçekleşen şovda, mekan ile bağlantı kuran kovboy çizmeleri de dikkat çekti. Virginie Viard, “Bu botlar aynı zamanda Charlotte Casiraghi ile at sırtında açılan önceki Haute Couture şovunu da yansıtıyor” diyor. Yuvarlak omuzlar, kare sırtlar, geometrik şekil ve desenlere sahip nakışlar 1930’ları selamlarken, aynı zamanda 1970’lerin ‘grafik’ tüvitleri, sofistike süslemeleri de göz doldurdu. Karl Lagerfeld’ın da sıkça kullandığı grafik etkiler için Virginie Viard, Fransız sanatçı Xavier Veilhan’dan set tasarımı yaratması istemiş. Dönen dev fırıldaklar, marshmallow görünümlü uzun puflarla dekore edilen mekan, konstrüktivizm ekolünden ilham alan Chanel koleksiyonuyla hoş bir uyum yakalamış.
. 
SCHIAPARELLI
Adele’den Beyoncé’ye, First Lady Jill Baden’dan Lady Gaga’ya kadar pek çok ünlünün tercih ettiği Schiaparelli’nin 2022/23 Sonbahar/Kış Haute Couture defilesi Paris Dekoratif Sanatlar Müzesinde “Shocking! The Surreal World of Elsa Schiaparelli.” retrospektif sergisinin açılış gününde gerçekleşti. Markanın yaratıcı direktörü Daniel Roseberry ‘Born Again/Yeniden Doğmak’ adını verdiği koleksiyonu için şunları söylüyor; “Sanırım eleştirmenlerimiz bizi sadece güzel şeyler yapmak istemekle suçladığında bazen savunmaya geçiyoruz. Ama güzel şeyler yapmak istemenin nesi yanlış? Tabii ki hayatın tek önemli parçası değil, ama hayatın bir parçası. Ve gerçekten güzel şeyler yapmak aslında o kadar kolay değil. Ama bu bir ayrıcalık ve bunun için her gün minnettarım.” Modaevinin mirasına saygı duyan ve Schiaparelli’nin DNA’sı ile mükemmel bir uyum yakalayan Daniel Roseberry haute couture’ün sınırlarını zorlayarak onu çok hoş bir şekilde modernize ediyor. Keskin hatlara sahip siyah kadife takım elbiseler, deri çiçeklerle süslenmiş ceketler ve elbiseler, tamamen boncuklarla kaplı kıyafetler, kıvrımlı kabarık saten etekler, hasır kayıkçı şapkaları ve tüylü şapkalardan oluşan bu avantgard koleksiyonu abartılı, gerçeküstü devasa aksesuarlar tamamlıyor. Renk paleti siyah, beyaz, gece mavisi, kırmızı ve altın tonlarından oluşan 2022/23 Sonbahar/Kış Haute Couture koleksiyonunundan bazı parçalar Dekoratif Sanatlar Müzesindeki “Shocking! The Surreal World of Elsa Schiaparelli.” sergisinde sergilenecek.
. 
JEAN-PAUL GAULTIER
Gaultier konuk yaratıcı direktör ile çalışarak 2021 yılında başlatığı işbirlikçi ruhunu sürdürüyor. Modaevi 2022/23 Sonbahar-Kış Haute Couture koleksiyonu için Olivier Rousteing ile anlaştı. Balmain’in yaratıcı direktörü Olivier Rousteing, 45 parçadan oluşan koleksiyon için “Onlarca yıldır hem Jean-Paul Gaultier hem de onun adını taşıyan modaevi, modern modanın başlıca güçleri olmuştur. Jean-Paul Gaultier’nin iş birliği teklif etmesi benim için büyük bir onurdu. Bu tasarımlar üzerinde çalışırken, kendi referanslarımı, takıntılarımı ve duygularımı karıştırırken Gaultier’e ve onun muhteşem mirasına saygılarımı sunmak istedim.” diyor. Kült silüetlerin bir karışımı olan koleksiyonda neler yoktu ki? Jean Paul Gaultier’nin ünlü parfümü La Male’in şişesinin birebir aynısı olan kıyafet, iğnedanlık şeklinde ve üzerinde devasa iğnelerin olduğu siyah ressam şapkası, metafor olarak kullanılan ve yeni bir dünyayı simgeleyen hamile kadın büstleri, Gaultier’nin 1992’de Madonna için tasarladığı konik büstiyerin farklı versiyonları, modaevinin imzası olan denizci temasının abartılı bandajlarla yorumlanması… Olivier Rousteing’in Afrika kökenlerinden izler taşıyan ve Balmain’deki tarzını güçlü bir şekilde hissettirdiği tasarımlar burundan kulağa zincirler, askeri botlar ve yüksek platformlu ayakkabılarla tamamlandı. Baştan sona büyük ilgi uyandıran bu şovdan sonra Gaultier’nin bir sonraki konuk tasarımcısını merakla bekliyoruz!
. 
GIAMBATTISTA VALLI
İtalyan tasarımcı Giambattista Valli, Fransız haute couture takvimindeki 10.yılını Place Vendôme’da gerçekleşen özel bir defileyle kutladı. Kristaller, inciler ve devekuş tüyleriyle süslenmiş silüetlerde beyaz, pembe, sarı, yeşil, turkuaz tonları hakimdi. Kullanılan kumaşlar ise ipek krep, ipek tafta, ipek müslin, ipek şifon, ipek organze ve Valli’nin asla vazgeçemediği tüller. Parlak parti balonlarından oluşan bir kemerin altında yürüyen mankenler büyük, gösterişli küpeler ve kedi gözlükleri taktılar.
. 
BALENCIAGA
Demna Gvasalia’nın ikinci, modaevinin 51.Couture koleksiyonunda ileri teknoloji ve geleneksel teknikler kullanarak Balenciaga mirasını zanaatkarlar ve endüstriyel tasarım vizyonerleriyle iş birlikleriyle daha da geliştirdiğini görüyoruz. Koleksiyonda Japon kireçtaşı bazlı neopren, Cristóbal Balenciaga için icat edilen kumaş olan Gazar’ın modern bir versiyonu olarak kullanılmış ve görünümler, üç boyutlu, baskılı ve dalış giysisinden ilham alan fermuarlı kapaklarla tamamlanmış. Dalgıç kıyafetini anımsatan bu tasarımlar içindeki modeller, ayrıca Mercedes-AMG F1 Applied Science tarafından tasarlanan kaplamalı poliüretandan yüz siperleri de takmıştı. Aerodinamizmleri, buğu önleyici özellikleri ve nefes alabilirlikleri uzun süren testler sonucunda geliştirilen bu siperlerin yanı sıra şov müziği Bang & Olufsen ile iş birliğinin bir parçası olarak, podyum modellerinin yürürken ellerinde tuttukları bireysel hoparlörlerde çalınıyordu. Tamamen siyah renkteki, dalgıç kıyafetini andıran bu futuristik tasarımlardan sonra şovun diğer bölümünde siperliksiz şekilde renkli, süslü Balenciaga’nın geleneksel kodlarının altını çizen couture kıyafetleriyle Dua Lipa, Nicole Kidman, Naomi Campbell, Kim Kardashian gibi ünlü isimler yürüdüler. Sokak giyiminin haute couture versiyonunu yapmakla bilinen Demna Gvasalia’nın sökülüp yeniden bir araya getirilerek iki giysiden oluşan denim pantolon ve ceketleri, kapüşonlu parkaları dikkat çekti. Modaevinin geleneksel mirasına saygı niteliğindeki fiyonklar ve büzgülü eteklerden oluşan dökümlü elbiseler, elle işlenmiş payetler ve köşeli hatlara sahip balo kıyafetini anımsatan elbiseler ise göz kamaştırdı.
. 
MAISON MARGIELA
Maison Margiela haute couture’ü Artisanal 2022 Cinema Inferno adlı koleksiyon ile sergiledi. John Galliano bu kez bir hikaye yaratıp onu tiyatro, film ve dijital yayın projeksiyonu kullanarak çok disiplinli bir formatta izleyicilere aktardı. İngiliz tiyatro şirketi Imitating the Dog ile iş birliği çerçevesinde hayata geçirilen şov, Chaillot Sarayında canlı olarak seyirciler önünde oynanıp, aynı anda dijital izleyiciye de ulaştı. Koleksiyon, Arizona’nın sıcak ve puslu çölünde seyahat eden, silahlı çatışmalarda yaralanan ve yetkililerden kaçarken bir kum fırtınası tarafından yutulan iki kader mahkumu, Count ve Hen’in hayali aşk hikayesine odaklanıyor. Haute couture’ün dilbilgisi aracılığıyla vurgulanan koleksiyon ve film, Artisanal atölyesinde geliştirilen kumaş ve kesme tekniklerini Batı giyim kodları ve Western dünyasından referanslar alan tasarımlarla sunuyor. Tül ve ipek düşes saten elbiseler, payetli ceketler, yaldızlı ayrık burunlu kovboy çizmeleri, 10-galon şapkalar, renkli kalın kabanlar gösterinin en dikkat çeken tasarımlarıydı.
. 
PACO RABANNE
2013 ylından beri Paco Rabanne’nin yaratıcı direktörlüğünü üstlenen Julien Dossena, İlkbahar/Yaz 2023 Haute Couture koleksiyonunda feminenliğe vurgu yapan futuristik silüetler sundu. Grunge ve yeraltı kültürünü harmanlayan tasarımcı seksi, şehvetli görünümlerde markanın kurucusu Paco Rabanne’nin çok sevdiği metal ve fiberglass’ın yanı sıra şeffaf PVC gibi fetişten ilham alan malzemelere yer vermiş. Metal halkalarla süslenmiş eşarplar ve zincirli botlarla kombinlenen kıyafetlerde dantel bolca kullanılırken modaevinin imzası olan zincirli zırhlar da dikkat çekiyor. Kırmızı, mor, siyah, kiremit ve gümüş tonlarının hakim olduğu defile, konsepte uygun olarak metal ızgaralı, inşaat iskelesi görünümdeki bir podyumda yapıldı.
