Maison Margiela 2024 İlkbahar koleksiyonunu John Galliano’nun kreatif dehası öncülüğünde Paris’te moda severlerle buluşturdu. Defile başlar başlamaz podyum tamamen tiyatral bir havaya büründü ve modellerin yürüyüşü bile bir tema dahilinde oldu. John Galliano’nun hayal gücü, Maison Margiela felsefesi ve bol çeşitli doku tercihlerinin birleşmesi sonucu ortaya çıkan koleksiyonu mercek altına alıyoruz.
Koleksiyonda klasik Maison Margiela silüeti korunurken Galliano karmakarışıklığa göz kırpıyor ve her zamanki gibi moda evinin farkını ortaya koyuyor. Geniş omuzlu üstlerin oldukça yaygın olduğu koleksiyonda çift yakalı görünümler dikkatleri çekiyor.
Yüksek volümlü oldukça hareketli kıyafetler podyumu dolduruyor ve Galliano Maison Margiela’nın kural tanımayan enerjisini yılların haute couture tecrübesiyle birleştiriyor. Şovun sonunda görücüye çıkan ve bele sıkıca oturmuş veya tamamen bol bırakılmış elbiseler bunun en güzel örneği oluyor. Söz konusu ayakkabılar olunca beklentilere uygun bir şekilde moda evinin hedef kitlesi memnun ediliyor ve ikonik Tabi modeli farklı formlarda karşımıza çıkıyor.
Maison Margiela, kuruluşundan itibaren eklektik esintileri her sezonda podyuma taşıyan nadir moda evlerinden. Bu koleksiyonda da eklektik enerjinin yanında ikili denge de ana temalardan bir tanesi. Zıtlıkla var olan parçalar siyah üzerine tercih edilen beyazlarla onurlandırılıyor. Bahsedilen ikilik aynı zamanda koleksiyona hakim olan dönemler için de geçerli. Geçmişin kalıntıları moderniteyle harmanlanıyor ve Maison Margiela bu sezonda da bir görsel şölene imza atıyor.