D-Resort Ayvalık’ın yenilenen restoranı NESİL 1970, mevsimsel yemek akımının Türkiye’deki öncülerinden şef Didem Şenol tarafından hazırlanan menüsüyle lezzet tutkunlarına eşsiz bir gastronomi keyfi sunuyor.
Ayvalık Murat Reis bölgesinde yer alan, çok sevdiğimiz Yeşilçam filmlerinden hatırladığımız, 70’lerden aldığı mirası güncellenerek günümüze kadar taşıyan, 91 odası ve 91 zeytin ağacı ile D-Resort Ayvalık, NESİL 1970 ile nesiller boyu sürdürdüğü ‘Bir Ayvalık Mutfağı Hikayesi’ne yenilikleriyle devam ediyor.
Geleneksel lezzetlerinin yanı sıra bu sezon Şef Didem Şenol’un danışmanlığında Executive Şef Erdem Öztürk ve ekibi tarafından hazırlanan NESİL 1970 menüsü; Ayvalık mutfağına yeni bir soluk getirirken yerel malzemelerin çeşitliliğini, şeflerinin tekniği ile birleştirerek oluşturduğu lezzetleriyle damaktaki tatları bir üst noktaya taşıyor.
Öğle menüsüyle servise başlayan NESİL 1970 akşamları mevsimsel ve lokal ürünlerle günlük hazırlanan menüsü ve deniz manzarasıyla keyifli bir Ege akşamı deneyimine davet ediyor. Ayvalık’ta bulunan lokal tedarikçilerden alınan ürünlerin kullanıldığı NESİL 1970 mutfağı, üreticiye verdiği destek ile sürdürülebilir mutfak anlayışına imza atıyor.
NESİL 1970 menüsünde, ‘Ayvalık Lor Pate’, ‘Arap Saçlı Kuzu Eti, ‘Ahtapot Tandır’, ‘Yoğurtlu Pideli Köfte’ gibi nesilden nesile taşınan geleneksel lezzetler menüdeki yerini korurken, Didem Şenol danışmanlığında eklenen ‘Çiğ Bademli Deniz Börülceli Karides’, ‘Patlıcanlı Kuzu Ragu Soslu Ev Yapımı Makarna’, ‘Taze Domates Marineli Çiğ Levrek’ yanı sıra Didem Şefin hazırladığı menülerin olmazsa olmazı ‘Pofuduk Mücver’ ve ‘Üzümlü Fesleğenli Ayran Aşı’ gibilezzetler Ayvalık mutfağına eşsiz bir tat katıyor.
Şef Didem Şenol, dokunuşunu kattığı NESİL 1970 menüsü için “Ben her zaman doğanın sunduğu bereketli malzemelerle yemek yapmayı çok seviyorum. Zeytinyağı da zaten benim mutfağımın olmazsa olmazı. Ayvalık’ta bir mutfakta çalışmak fikri bu nedenle beni çok heyecanlandırdı. Narenciye kabukları, taze otlar, yemişler, bal, arı poleni ve zeytin; Ayvalık’ta kısa bir yürüyüşte bile doğada karşınıza çıkıyor. Bu ürün çeşitliliğini tabaklarımızın bir parçası yapmamak olmazdı! Zaten tüm misafirlerimiz de tabaklarındaki Ege’yi kesinlikle hissedecek.” diyor.