MISHKA Jewelry, 2021’de İstanbul’da yaşayan Rus mimar Ekaterina Tahta ve Azerbaycanlı sanat tarihçisi Farida Allahverdiyeva tarafından kuruldu. Markanın kurucuları marka hakkında şunları söyledi:
“Yaptığımız takıları erkek ve kadın olarak sınıflandırmıyoruz, cinsiyet sınırlarının ötesine çıkan, tarz insanlar için tasarımlar yapıyoruz, yani kendini tarzı ile ifade edenler için. İnsanların kendilerini özgürce ifade etmesini ve bunu yaparken MISHKA parçalarını bir araç olarak kullanmalarını istiyoruz. Sonuçta giyim tarzı en büyük kendini iade biçimlerinden biri.”
“MISHKA bir yavaş moda markası. Türkiye için bu tanım biraz yeni olabilir, hızla değişen moda akımlarına katılmayan, her sezon çıkan trendlere karşı duran tasarım markaların savundukları kavram.”
“Tasarımlarımız üzerinde çok çalışıyoruz, çizdiklerimizin hazır hale gelmesi 8-9 ayın üzerinde süre biliyor. Her detayın hayal ettiğimiz gibi, aynı zamanda işlevsel olması lazım. Kapsül koleksiyonlar çıkarıyoruz ve model sayımızı minimum tutuyoruz, bu yüzden tasarladığımız her bir parçayı en küçük detaylarına kadar düşünebiliyoruz, mükemmeliyete yaklaşma fırsatımız oluyor. Sadece kıymetli metaller kullanıyoruz, gümüşü altın, platin ve rodyumla kaplıyoruz. Her bir MISHKA parçası hem tasarım hem malzeme olarak değerli, o yüzden de zamansız.”
“Sürdürülebilir olmayı amaçlıyoruz, kullandığımız malzemeler de kutu ve etiketlerimiz de geri dönüştürebilir. Ayrıca stokta fazla hazır ürün bulundurmak yerine, talep geldikçe üretim yapmayı tercih ediyoruz. Mevsimler indirimler yapmıyoruz.”
“MISHKA takıları olmazsa olmaz parçalar değil ve ihtiyaçtan alınmasını istemiyoruz. Bununla birlikte, MISHKA aşık olunarak alınmalı, aşkla kullanılmalı.”
“Yeni koleksiyonumuz Urban Wilds doğayla olan içsel bağımızdan ilham alıyor. Kentsel ortamlarda yaşasak da hala ilkel içgüdülere sahip vahşi yaratıklarız. Koleksiyon, evcilleşmemiş vahşi doğayı anlatan tasarımlarla bu bağlantıyı onurlandırıyor.”
“Dokuları ve tasarımlarıyla Urban Wilds’daki her bir parça, doğanın gücüne ve güzelliğine tanıklık ediyor, hepimizin özünde şehirli vahşiler olduğumuzu hatırlatıyor. Bu tasarımlarla, beton ormanının ortasında bile doğayla olan bağımızı ifade edebiliyoruz.”
“Vahşi taraflarda gezmeyi seven şehirliler için, Urban Wilds’ta mutlaka bir şeyler var. Bu koleksiyon içindeki vahşiye sarılıp, yabani yönünü ortaya çıkarmak isteyenler için.”