Global bir salgın olan koronavirüs için bilim insanları henüz bir aşı veya ilaç tedavisi bulabilmiş değil. İşte bu yüzden hem kendimizi hem de sevdiklerimizi korumak için alabileceğimiz önlemleri ertelememeliyiz. Her şeyin başında el hijyeni geliyor. Ellerinizi sık sık yıkamalısınız. Su ve sabunun dezenfektandan daha güçlü antibakteriyel etki gösterdiğini belirten uzmanlar en az 20 saniye boyunca ellerinimizi yıkamamız gerektiğini söylüyor. El hijyeninizi sağladıktan sonra ikinci olarak dokunduğunuz eşyaların, bilgisayarınızın, telefonunuzun hatta evinizdeki kapı kollarının bile hijyeninden sorumlusunuz. Bu yüzeyleri antibakteriyel dezenfektanlarla temizlemelisiniz. Yalnızca eviniz olarak düşünmeyin, asansör kapısı, asansör düğmeleri ve eğer mecburiyetten toplu taşıma kullanıyorsanız metro ya da otobüslerin tutacaklarını da dezenfekte etmeyi unutmayın.
Ellerinizi yüzünüze sürmemeniz gerektiğini de muhtemelen geçen iki hafta boyunca sık sık duymuşsunuzdur. Bunun ne kadar zorlayıcı olduğunun farkındayız. Çünkü gün içinde bilinçsizce hepimiz yüzümüze dokunuyor, elimizi çenemize yaslıyoruz.
Koronavirüs Salgını Varken Neden Yüzünüze Dokunmamalısınız?
Aslında sebebi oldukça basit. Ellerimizde bir sürü mikrop var ve biz yüzümüze dokunduğumuzda otomatik olarak o mikropları vücudumuza daha hızlı giriş yapabilecekleri yerlere taşımış oluyoruz. Gözlerimiz, burnumuz ve ağzımız gibi…
Peki Bunu Nasıl Başaracağız?
Söylemesi kolay. Birçok insan yüzüne dokunduğunun farkında bile olmuyor. İhtiyaç duyuyorsanız etrafınıza post-it’ler yapıştırabilir ya da telefonunuza hatırlatma ekleyebilirsiniz.
Salgından Korunmak için Başka Ne Tür Tedbirler Alabiliriz?
Evde kalın.
Hem kendinizin hem de sevdiklerinizin sağlığı için evde kalmanız gerekiyor.
Yaşça büyük arkadaşlarınız, akrabalarınız ve komşularınızla asla temas etmeyin.
Birisi size virüsü bulaştıracakmış gibi değil sanki siz başkalarına bulaştırabilirmişsiniz gibi davranın.
